M
Mistycasino
Administrator
Yönetici
Derleyen: Gonca Kocabaş / Milliyet.com.tr - Ashraf Mahrous, Mısır doğumlu bir serbest güreşçi. 'Kabonga' lakabıyla tanınan, tam adı Ashraf Mohamed Mahrous Abdelmotaleb, 20 Nisan 1972’de doğdu. Mahrous, küçük yaşta kırsal bölgelerde yaşayan çocukların yaptığı gibi çiftlik işlerinde çalışarak büyüdü, bu da ileride güreşte işine yarayacak bir temel dayanıklılık kazandırdı. Onun güce duyduğu merak erken yaşta başladı. Başlarda mahalle aralarında halter çubukları bulamayan Mahrous, su bidonlarını ve eski otomobil parçalarını kullanarak kendi ağırlık setini oluşturdu. 17 yaşına geldiğinde, bölgesel güreş turnuvalarında adını duyurmaya başladı.
TOPRAK ZEMİNDE BASİT EKİPMANLARLA ÇALIŞMAYA BAŞLADI
İlk olarak okul turnuvalarında fark edildi. Mısır'da güreş, özellikle kırsal bölgelerde hem geleneksel hem de ulusal kimliğin bir parçası olarak kabul edildiğinden, spor öğretmenleri onun doğal yeteneğini fark edince onu yerel kulüplere yönlendirdi.İlk resmi antrenmanlarını Kahire yakınlarındaki bir amatör güreş kulübünde yaptı. O dönemde modern antrenman tesisleri sınırlıydı, bu yüzden Mahrous çoğunlukla toprak zeminlerde, basit ekipmanlarla çalıştı. Bu zor koşullar hem fiziğini güçlendirdi hem de azmini pekiştirdi. Mısır Güreş Federasyonu’nun dikkatini çekmesi uzun sürmedi. Henüz 20’li yaşlarının başında ülkesinin ulusal şampiyonalarına katıldı ve kısa sürede üst sıralara çıktı. Özellikle Orta Doğu turnuvalarındaki agresif, savunmadan çok hücuma dayalı güreş stiliyle tanınmaya başladı. Bu başarılar onu 2000 Sidney Olimpiyatları'na taşıdı. Mısır’ı Grekoromen güreş dalında temsil etti. O dönemde olimpiyatlara giden az sayıdaki Mısırlı sporcudan biriydi, bu da onun ülkesinde bir kahraman figürü haline gelmesini sağladı. Ashraf Mahrous, röportajlarında genellikle "Dayanıklılık karakterin bir yansımasıdır" diyerek güreşi sadece bir spor değil, sabır ve disiplinin bedensel bir ifadesi olarak tanımladı. Onun için minderdeki mücadele, hayattaki mücadeleyle eşdeğerdi. Genç sporculara “önce karakter, sonra kuvvet” öğüdüyle de tanınıyordu.
Kan paylaşımıyla uyuşturucu nakli! Akılalmaz yöntem bu ülkede HIV saçıyor
YAPTIĞI ŞAKA OLİMPİYATLARA TAŞIDI
Profesyonel güreş kariyeri 20’li yaşlarının başında başladı. Mahrous’un kas yapısı ve denge kabiliyeti dikkat çekiciydi ancak asıl farkını diş gücüyle göstermeye karar verdiği gün her şey değişti. Söylenenlere göre bir gün antrenman salonunda arkadaşlarına şaka yapmak isterken bir halteri dişiyle yerinden oynatınca, çevresindekiler şaşkınlıktan donup kaldı. “İşte o an içimdeki sınırı keşfettim. Kaslarımla değil, inancımla çektim” dedi. İlk denemesi oldukça ilgi çekiciydi. Mahrous, 2000’lerin ortasında amatör güreşçi olarak antrenman yapıyordu. Kahire’nin kenar mahallelerinden birinde, neredeyse hurda sayılacak bir spor salonunda idman yaparken arkadaşlarıyla iddiaya girdi. "Bir gün salonda elektrik kesildi, ağırlıkları taşıyamadık"diyen Mahrous, “Şaka olsun diye zinciri dişimle çekeceğimi söyledim. Herkes güldü ama ben gayet ciddiydim. O an halatı ısırdım ve demir halteri birkaç santim kıpırdatabildim. Herkes sustu” diyerek şunları söyledi:
Alıntı Metni
279 TONLUK TRENİ DİŞLERİYLE ÇEKTİ
İlk ciddi denemesini 2011 yılında gerçekleşti. Kahire’nin kuzeyindeki küçük bir fuarda, 2 tonluk minibüsü dişiyle hareket ettirdi. O zamanlar Guinness yetkilileri yoktu ama amatör bir kameramanın çektiği video sosyal medyada yayıldı ve Mahrous bir anda Mısır televizyonlarına çıkmaya başladı. Bu noktadan sonra onu artık “güreşçi Mahrous” değil, 'dişiyle minibüs çeken adam'olarak tanıyorlardı. Medya ilgisi büyüdükçe, o da gösterilerini daha büyük kitlelerin önünde yapmaya başladı. Her yeni denemede ağırlığı artırdı. Önce 5 tonluk bir kamyon, ardından 15 tonluk bir otobüs. En sonunda 2021’de Guinness Dünya Rekoru onayı alarak 'dişle çekilen en ağır kara aracı' ünvanını kazandı. Kısacası, Ashraf Mahrous’un gücü planlı bir kariyer hedefinden değil, bir karanlık antrenman gününde yapılan bir şakadan doğdu. Ve o gün, bir adam yalnızca bir halteri değil, kendi kaderini de dişleriyle çekip başka bir yöne çevirmiş oldu.
Mart 2025’te Kahire’de yaptığı gösteri, adını dünya basınına taşıdı. 279 tonluk bir treni yalnızca diş gücüyle birkaç metre çekmeyi başardı. Guinness yetkilileri sahadaydı ve rekoru tescillediler. Aynı gün, 'en ağır lokomotif çekme've '100 metre yol aracı çekme'kategorilerinde iki rekor daha kırdı. Kayıtlara geçen bu performansın ardından Ashraf Mahrous, yalnızca bir sporcu değil, bir ulusal gurur figürü haline geldi. Mısır televizyonları onu 'modern zamanın firavunu' olarak anmaya başladı.
Piaggio Aerospace, Türkiye'deki ilk P.180 Avanti EVO siparişini aldı
700 TONLUK GEMİYİ BİRKAÇ METRE HAREKET ETTİRDİ
Mahrous’un en dikkat çekici denemelerinden biri de 2025’in yaz aylarında Kızıldeniz kıyısında gerçekleşti. Hurghada limanında 700 tonluk bir gemiyi dişleriyle çekmeye çalıştı. İlk denemede başarısız oldu ancak pes etmedi. Üç gün sonra aynı denemeyi tekrarladı ve gemiyi birkaç metre hareket ettirdi. O anın videosu sosyal medyada milyonlarca kez izlendi. Bazıları bu başarıya inanmakta zorlandı, bazılarıysa onu insan sınırlarını zorlayan bir kahraman olarak gördü. Mahrous ise tepkilere alışkındı. “Benim için mesele şov yapmak değil, insan bedeninin nereye kadar dayanabileceğini göstermek” diyordu.
Alıntı Metni
'HER İNSANIN İÇİNDE BİR GÜÇ SAKLI'
Bazı araştırmacılar, Mahrous’un kas liflerinde yavaş kasılan lif oranının yüksek olmasının, uzun süreli direnç gerektiren bu tür eylemlerde avantaj sağladığını belirtti. Yani kısacası, doğa da biraz ona yardım etmiş olabilir. Mahrous bugün yalnızca bir rekor insanı değil, aynı zamanda genç sporculara ilham veren bir figür. Kahire’deki antrenman merkezinde haftanın üç günü ücretsiz ders veriyor. Mahrous,“Her insanın içinde bir güç saklı. Benimkisi sadece dişlerimdeydi”dedi.
Yeni hedefi is, iki gemiyi aynı anda çekmek. Guinness yetkilileriyle görüşmeler sürüyor. Ayrıca 2026’da Avrupa’da bir turne planlıyor. Ancak o yine de mütevazı bir cümleyle bitiriyor konuşması: “Benim hikâyem, zayıf olduğumu sandığım günlerde başladı. Herkesin içinde bir Ashraf vardır, sadece hangi kasla çekeceğini bulması gerekir."
Dünyanın en iyileri Türk öğrencilerin peşinde
SDG yeni Suriye ordusuna katılıyor