🎰 MistyCasino’a Giriş Yapmak İçin Tıkla!

Cumhuriyet her derde deva merhemdir!

  • Konbuyu başlatan Mistycasino
  • Başlangıç tarihi
M

Mistycasino

Administrator
Yönetici
Cumhuriyet’i ve kazanımlarını hep çok uzaklarda arıyoruz oysa o hep yüreğimizde. Bizi biz yapan da odur, çaresiz kaldığımızda çare olan da odur…

“Neyin kıymetini biliyoruz ki Cumhuriyet’in değerini bilelim” diyen çok olacaktır ama bugün yine Anıtkabir’de ziyaretçi rekoru kırılırsa hiç şaşırmayın. Atatürk’e, Cumhuriyet’e ve kazanımlarına en karşı olanların bile bu özgürlüğü, güveni ve en önemlisi de varoluşlarını onun sayesinde elde ettiklerini anlayacakları ve onlara sığınacaklarına olan inancımızı asla kaybetmeyelim. Çünkü Allah’ın insanlığa bahşettiği en büyük yetenek olan aklın yolu birdir!..

Son birkaç gündür Cumhuriyet’e yönelik kutlama mesajları yağıyor. Hemen hepsi de sevgi, şükran, saygı dolu. Gelen değerlendirmelerden birisi de İlhan Kesici’ye ait.

Kesici hemen her konuya olduğu gibi Cumhuriyet’e de farklı bir pencereden bakmış. Derinlik kazandırmış:

“Türkiye Cumhuriyeti, son iki yüz yıllık geri kalmışlığımıza, itilip kakılmışlığımıza, yenilmişliklerimize karşı çare olarak tam yüz sene kafa patlatarak bulabildiğimiz merhemin adıdır.

Atatürk’ ün en büyük milli bayram olarak ilan ettiği Türkiye Cumhuriyeti’nin 102’nci kuruluş yıldönümü kutlu olsun.

Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar var olsun…”

Cumhuriyet’imize yönelik “merhem” değerlendirmesine ilk kez şahit oluyorum.

Ve bu merhem, öylesine derin yaralara şifa olan öyle muhteşem bir merhem ki Osmanlı İmparatorluğu’nun küllerinden yeni bir devlet yaratarak, Viyana Kuşatması’ndan sonra yüz yıllarca geri çekilen askerlerimiz için Ankara’yı son kale haline getirerek bu “yenilmişliklere”, bu “geri kalmışlığa”, bu “itilip kakılmaya” son vermiş ve bizi biz yapmıştır.

Cumhuriyet’i, Mustafa Kemal ve yol arkadaşları ilan etti ama Cumhuriyet’in asıl sahibi Atatürk’ün de sık sık dile getirdiği gibi siz, biz, hepimiziz. Bu en değerli emaneti koruyup, kollayıp, geliştirip, gelecek nesillere devretmek de yine hepimizin öncelikli yurttaşlık görevidir. Aksini düşünmek ise bırakın başkalarını kendimizi inkâr etmek olur…

Kazanımları?

Peki Cumhuriyet deyince aklınıza ne geliyor? Bugüne kadar Cumhuriyetle ilgili neler söylendi, Cumhuriyet’in kazanımları nelerdi? Gelin bir kez daha hatırlayalım. İşte onlardan bazıları:

■ Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyet’i biz kurduk, O’nu yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz.

■ Herkes ulusal görevini ve sorumluluğunu bilmeli, memleket meseleleri üzerinde o düşünceyle, düşünüp çalışmayı görev edinmelidir.

■ Kendiniz için değil, bağlı bulunduğunuz ulus için elbirliği ile çalışınız.

■ Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır.

■ Cumhuriyet fazilettir.

■ Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir.

■ Cumhuriyet yeni ve sağlam esaslarıyla, Türk Milleti’ni emin ve sağlam istikbâl yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdeleyicisi olmuştur.

■ Cumhuriyet, halkın kendini yönetme iradesinin en yüce söyleniş şeklidir.

■ Cumhuriyet, eşitlik ve kardeşlik üzerine kurulmuştur.

■ Cumhuriyet değerleri, bir milletin onur ve şerefini yükseltir.

Peki Cumhuriyet’in bize getirdikleri neler?

Demokrasi, eşitlik, seçme ve seçilme hakkı, bağımsızlık, hukuk, laiklik, çağdaşlık ve daha neler neler.

Çok sancılı doğuma benzetilen devrim yasalarından bazılarının üzerinden bir asır geçti bazıları da yüz yılı geride bırakmak üzere. İşte onlardan bazıları:

■ Saltanatın Kaldırılması (1 Kasım 1922)

■ Cumhuriyet’in İlanı (29 Ekim 1923)

■ Halifeliğin Kaldırılması (3 Mart 1924)

■ Medeni Kanun’un Kabulü (17 Şubat 1926)

■ Tarikatların Kaldırılması, Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması (30 Kasım 1925)

■ Laikliğin Kabulü (1928-1937)

■ Kadın Haklarının Tanınması (1930-1933 ve 1934)

Gelecek?

Cumhuriyet’in değerini çok daha iyi anlamamız açısından herkesin ama herkesin bugün şu soruyu kendisine sormasında sonsuz yarar var:

Mustafa Kemal ve arkadaşları Ankara Hükümetini kurmasalardı, Millî Mücadele kazanılmasaydı, Türkiye Cumhuriyeti’ni tüm dünyaya kabul ettirmeselerdi, devlet, millet ve bireyler olarak bugünlere gelebilir miydik?..

Elimizdekilerin kıymetini ancak kaybettikten sonra anlıyoruz. Mehmet Akif, İstiklal Marşı’mız için kendisini kutlayanlara “Ne bir daha öylesi günler yaşansın ne de ben böylesi bir marş yazmak zorunda kalmayayım” demişti…

Özetin özeti: Değer bilenin değeri de bilinir!..
 
Geri
Üst