M
Mistycasino
Administrator
Yönetici
Sadece ABD’nin değil, tüm dünyanın en “ünlü” kenti, New York. Aynı zamanda bir eyaletin de adı olduğu için, New York Valisi ile New York Kenti Belediye Başkanı birbiriyle karıştırılır. New York eyaletinin Valisi Kathy Hochul, 67 yaşında, Demokrat Partili, İrlanda asıllı ve Katolik; 2021’den beri görevde ve gelecek yıl yine aday olacak ve büyük ihtimalle tekrar seçilecek. Kathy Hochul, 237 yıldır eyalet olan New York’un 57’nci ama ilk kadın valisi! Amerikan halkının eşitlikçi demokrasisinden ve Kathy Hanım’dan daha sonra söz ederiz! Bugün konumuz eyaletin değil, New York kentinin Belediye Başkan adayı Zohran Mamdani! 34 yaşında, Hint kökenli, Müslüman. Uganda’da doğmuş, Güney Afrika’da büyümüş; babası üniversite hocası ve yazar Mahmut Mamdani; annesi film yapımcısı ve sinema hocası Mira Nayyar.
Rahmetli Güneri Cıvaoğlu üstadımız, bu sütunlarda (2005’te), Mamdani’nin babası Mahmut Mamdani’nin, “İyi Müslüman-Kötü Müslüman” adlı kitabına atıflar yaparak, “iyi” (seküler, Batılılaşmış) ve “kötü” (modern öncesi, fanatik) Müslümanlar fikrinin yanlışlığına değinen, bu yargıların kültürel veya dini kimliklerden ziyade siyasi kimliklere atıfta bulunduğunu belirten bir yazı kaleme almıştı.
Mamdani’nin ismi “Zohran” yazılıyor ama aslı Arapça “parlak, ışık dolu” anlamına Zahran. Neden künyesini bu kadar ayrıntılı yazıyorum? Çünkü Zohran Mamdani, bu çok zor seçimi (az kişinin tahmin ettiği şekilde) kazanacak olursa, ABD’de siyaset söylemi basamak değiştirecek; bir tarafın İslamofobisi kabarırken, bir taraf “Amerika’da da bir Müslüman mükemmelen belediye başkanı olabiliyormuş!” diyecek.
Mamdani’nin karşısında, daha önce 10 yıl New York Valiliği yapmış ve yolsuzluk iddiaları üzerine görevi Kathy Hochul’a bırakarak istifa etmiş olan Andrew Cuomo var. Cuomo, Demokrat Parti’den Belediye Başkan aday adayı oldu; ancak önseçimleri kaybetti ve şimdi bağımsız aday olarak giriyor.
Mamdani’nin bir özelliğini hemen belirtmek gerekiyor: Kendisi, Demokrat Parti’den aday olmadan önce Amerika Demokratik Sosyalistleri Partisi’nin üyesiydi ve bu partiden 2021’de Belediye meclis üyesi seçildi.
Trump, Mamdani’yi “sermaye düşmanı komünist” diye niteledi, sahte vaatlerde bulunduğunu öne sürdü; belediye başkanı seçilirse, New York’a yapılan federal ödenekleri keseceği tehdidini savurdu ve orada durdu. Durmak zorundaydı; çünkü bu noktadan sonra Mamdani aleyhinde söylenecek her söz Mamdani’nin sosyalist kimliğine değil, Müslüman kimliğine yönelik İslamofobi olarak yorumlanacaktır.
Mamdani’yi, liberal-muhafazakâr bütün Demokratlar, hatta ılımlı Cumhuriyetçiler bile destekliyor. Mamdani, New York’un en kalabalık seçmen grubu Afrikalı-Amerikalıların, New York’un yerlisi sayılan İrlandalıların, Senato’nun (ilk ve son) sosyalist üyesi Bernie Sanders’in, ve siyasal tercihi ne olursa olsun New York’taki hemen hemen bütün Müslüman seçmenlerin desteğini kazanmış bulunuyor.
Görünüşe göre Mamdani öyküsü bu seçimle ve New York kenti ile sınırlı kalmayacak. New York kentinin bütçesi, ABD’de 38 eyaletten ve mesela Mısır’ın bütçesinden daha büyük. New York’taki belediye memurlarının sayısı mesela Paris’in yedi katı! Bu büyüklükteki bir kenti başarıyla yönetmese halinde Mamdani’nin, Barrack Obama’dan sonra Amerika’nın ikinci “siyah” başkanı olabileceğini söylemek için zaman hiç de erken değil.
Bunun için birinci şart, “eğer seçilirse…” İkinci şart, karşısında şimdiden mevzi aldığını gizlemeyen Trump’ın olası sabotajlarını atlatarak, belediyeye ait 310 kent hastanesi, 23 bin kent aşevi ve evsizler için 157 belediye oteli ve 68 bin kişiye sosyal yardım programını artırarak yönetebilir; vaat ettiği ucuz bakkal-manav projesini gerçekleştirebilirse…
Mamdani, kazanacağından emin görünüyor. Cuomo da ne kadar İtalyan film ve ses sanatçısı varsa getirdiği mitinglerdeki kalabalıklara bakarak, şimdiden kazandığını ilan ediyor. Ben ise gelecek salı Mamdani adının günlük hayatımıza gireceğini umuyorum.
Rahmetli Güneri Cıvaoğlu üstadımız, bu sütunlarda (2005’te), Mamdani’nin babası Mahmut Mamdani’nin, “İyi Müslüman-Kötü Müslüman” adlı kitabına atıflar yaparak, “iyi” (seküler, Batılılaşmış) ve “kötü” (modern öncesi, fanatik) Müslümanlar fikrinin yanlışlığına değinen, bu yargıların kültürel veya dini kimliklerden ziyade siyasi kimliklere atıfta bulunduğunu belirten bir yazı kaleme almıştı.
Mamdani’nin ismi “Zohran” yazılıyor ama aslı Arapça “parlak, ışık dolu” anlamına Zahran. Neden künyesini bu kadar ayrıntılı yazıyorum? Çünkü Zohran Mamdani, bu çok zor seçimi (az kişinin tahmin ettiği şekilde) kazanacak olursa, ABD’de siyaset söylemi basamak değiştirecek; bir tarafın İslamofobisi kabarırken, bir taraf “Amerika’da da bir Müslüman mükemmelen belediye başkanı olabiliyormuş!” diyecek.
Mamdani’nin karşısında, daha önce 10 yıl New York Valiliği yapmış ve yolsuzluk iddiaları üzerine görevi Kathy Hochul’a bırakarak istifa etmiş olan Andrew Cuomo var. Cuomo, Demokrat Parti’den Belediye Başkan aday adayı oldu; ancak önseçimleri kaybetti ve şimdi bağımsız aday olarak giriyor.
Mamdani’nin bir özelliğini hemen belirtmek gerekiyor: Kendisi, Demokrat Parti’den aday olmadan önce Amerika Demokratik Sosyalistleri Partisi’nin üyesiydi ve bu partiden 2021’de Belediye meclis üyesi seçildi.
Trump, Mamdani’yi “sermaye düşmanı komünist” diye niteledi, sahte vaatlerde bulunduğunu öne sürdü; belediye başkanı seçilirse, New York’a yapılan federal ödenekleri keseceği tehdidini savurdu ve orada durdu. Durmak zorundaydı; çünkü bu noktadan sonra Mamdani aleyhinde söylenecek her söz Mamdani’nin sosyalist kimliğine değil, Müslüman kimliğine yönelik İslamofobi olarak yorumlanacaktır.
Mamdani’yi, liberal-muhafazakâr bütün Demokratlar, hatta ılımlı Cumhuriyetçiler bile destekliyor. Mamdani, New York’un en kalabalık seçmen grubu Afrikalı-Amerikalıların, New York’un yerlisi sayılan İrlandalıların, Senato’nun (ilk ve son) sosyalist üyesi Bernie Sanders’in, ve siyasal tercihi ne olursa olsun New York’taki hemen hemen bütün Müslüman seçmenlerin desteğini kazanmış bulunuyor.
Görünüşe göre Mamdani öyküsü bu seçimle ve New York kenti ile sınırlı kalmayacak. New York kentinin bütçesi, ABD’de 38 eyaletten ve mesela Mısır’ın bütçesinden daha büyük. New York’taki belediye memurlarının sayısı mesela Paris’in yedi katı! Bu büyüklükteki bir kenti başarıyla yönetmese halinde Mamdani’nin, Barrack Obama’dan sonra Amerika’nın ikinci “siyah” başkanı olabileceğini söylemek için zaman hiç de erken değil.
Bunun için birinci şart, “eğer seçilirse…” İkinci şart, karşısında şimdiden mevzi aldığını gizlemeyen Trump’ın olası sabotajlarını atlatarak, belediyeye ait 310 kent hastanesi, 23 bin kent aşevi ve evsizler için 157 belediye oteli ve 68 bin kişiye sosyal yardım programını artırarak yönetebilir; vaat ettiği ucuz bakkal-manav projesini gerçekleştirebilirse…
Mamdani, kazanacağından emin görünüyor. Cuomo da ne kadar İtalyan film ve ses sanatçısı varsa getirdiği mitinglerdeki kalabalıklara bakarak, şimdiden kazandığını ilan ediyor. Ben ise gelecek salı Mamdani adının günlük hayatımıza gireceğini umuyorum.