M
Mistycasino
Administrator
Yönetici
Rakibe top göstermezken, pozisyon vermezken ve de iki farklı önde iken, rakip maça nasıl ortak ediliri gördük Rize’de.
İlk otuz dakikayı izleyenler, Trabzonspor’un Rize’den üç puanı elini kollunu sallaya sallaya alacağını hatta farka koşabileceğini bir kenara not düşmüştür ancak, Savic’in inanılmaz geri pası ev sahibi takıma kalan dakikalar adına adeta can suyu oldu! Yeşil-mavili oyuncular, Savic’in ikram golü sonrası hem moral buldular hem de oynama iştahları artmış oldu.
Halbuki Trabzonspor maça o kadar etkili başlamıştı ki, 19 dakikada iki gol bulmuş, bir topu da direkte patlamıştı. Bu zaman dilimi içerisinde Tekke’nin öğrencileri günümüz çağdaş futbolundan kesitler sunuyor, Pulat’ın talebeleri izlemekle yetiniyordu.
Dedik ya ne olduysa Trabzonspor’un rakibe ikramından sonra oldu. Futbolda bu işler böyledir, tam ‘Karadeniz’de gemilerim battı’ diye kara kara düşünürken, bir gol ile bir yerlerden umutlar doğabiliyor; bu defa rakibinizi yakalamak, dengeyi sağlamak için canınızı dişinize takabiliyorsunuz.
Çaykur Rizesporlu oyuncular da o misal; ha gayret diyerek tüm enerjilerini kullanarak Trabzonspor’un üstüne gittiler ama attıkları golde büyük hatası olan Trabzonspor defansı benzer hatayı bir daha yapmadı.
Bu arada, eğer bordo-mavili takımın defansı o hatayı yapmamış olsaydı, emin olun kalan dakikaları çayda çıra oynar gibi geçirebilirlerdi!
Devamında ne mi oldu?
Çaykur Rizesporlu oyuncular sahanın her bölgesinde bordo-mavili oyunculara pres yaparak topla oynamalarına müsaade etmedi. Hal bölge olunca; doğal olarak hatlar, bloklar arasında bağlantı kesilmiş oldu. Düşünün ilk yarıda Trabzonspor kalesine Savic’in ikramıyla sadece bir kez giden ev sahibi ekip, ikinci yarı Trabzonspor’u kendi sahasında oynamaya mahkûm edebildi.
Trabzonspor genç bir takım, oyuncuların maçların bazı bölümlerinde kırılganlık yaşamaları doğal, zaman zaman inişli çıkışlı grafik sergilemeleri de bu yüzdendir. Fatih Karagümrük maçı da onlardan biriydi.
Bir gerçek var ise, o da her geçen hafta Trabzonspor’un üstüne koyarak devam etmesi. Bu da gelecek yıllar adına önemli gelişme. Trabzonsporluların genç takımlarına sahip çıkmaları, desteklemeleri hem Trabzonspor’un gelişimini hızlandıracaktır hem de Fatih Tekke’nin işini kolaylaştıracaktır.
Uzun lafın kısası, Trabzonspor Rize’den eli boş dönmedi. İlk yirmi dakikada attıkları iki golle, ilk otuz dakika oynadıkları futbolla üç puanı cebe indirmeyi bildiler.
İlk otuz dakikayı izleyenler, Trabzonspor’un Rize’den üç puanı elini kollunu sallaya sallaya alacağını hatta farka koşabileceğini bir kenara not düşmüştür ancak, Savic’in inanılmaz geri pası ev sahibi takıma kalan dakikalar adına adeta can suyu oldu! Yeşil-mavili oyuncular, Savic’in ikram golü sonrası hem moral buldular hem de oynama iştahları artmış oldu.
Halbuki Trabzonspor maça o kadar etkili başlamıştı ki, 19 dakikada iki gol bulmuş, bir topu da direkte patlamıştı. Bu zaman dilimi içerisinde Tekke’nin öğrencileri günümüz çağdaş futbolundan kesitler sunuyor, Pulat’ın talebeleri izlemekle yetiniyordu.
Dedik ya ne olduysa Trabzonspor’un rakibe ikramından sonra oldu. Futbolda bu işler böyledir, tam ‘Karadeniz’de gemilerim battı’ diye kara kara düşünürken, bir gol ile bir yerlerden umutlar doğabiliyor; bu defa rakibinizi yakalamak, dengeyi sağlamak için canınızı dişinize takabiliyorsunuz.
Çaykur Rizesporlu oyuncular da o misal; ha gayret diyerek tüm enerjilerini kullanarak Trabzonspor’un üstüne gittiler ama attıkları golde büyük hatası olan Trabzonspor defansı benzer hatayı bir daha yapmadı.
Bu arada, eğer bordo-mavili takımın defansı o hatayı yapmamış olsaydı, emin olun kalan dakikaları çayda çıra oynar gibi geçirebilirlerdi!
Devamında ne mi oldu?
Çaykur Rizesporlu oyuncular sahanın her bölgesinde bordo-mavili oyunculara pres yaparak topla oynamalarına müsaade etmedi. Hal bölge olunca; doğal olarak hatlar, bloklar arasında bağlantı kesilmiş oldu. Düşünün ilk yarıda Trabzonspor kalesine Savic’in ikramıyla sadece bir kez giden ev sahibi ekip, ikinci yarı Trabzonspor’u kendi sahasında oynamaya mahkûm edebildi.
Trabzonspor genç bir takım, oyuncuların maçların bazı bölümlerinde kırılganlık yaşamaları doğal, zaman zaman inişli çıkışlı grafik sergilemeleri de bu yüzdendir. Fatih Karagümrük maçı da onlardan biriydi.
Bir gerçek var ise, o da her geçen hafta Trabzonspor’un üstüne koyarak devam etmesi. Bu da gelecek yıllar adına önemli gelişme. Trabzonsporluların genç takımlarına sahip çıkmaları, desteklemeleri hem Trabzonspor’un gelişimini hızlandıracaktır hem de Fatih Tekke’nin işini kolaylaştıracaktır.
Uzun lafın kısası, Trabzonspor Rize’den eli boş dönmedi. İlk yirmi dakikada attıkları iki golle, ilk otuz dakika oynadıkları futbolla üç puanı cebe indirmeyi bildiler.